
CDS ile yurtdışına eğitim almaya gitmek bir ayrıcalıktır.
Türkiye yurtdışına öğrenci yollama konusunda oldukça yoğun trafiği olan bir ülke. Bu nedenle eğitim danışmanlığı Türkiye'de çok cazip ve iyi bir pazar. Hemen hemen her köşebaşında bir eğitim danışmanlık şirketine rastlamak mümkün. Ancak yurtdışında, özellikle Amerika ve Canada'da okullar tarafından kabul gören ve uygun koşullarda çalışılan şirket sayısı çok fazla değil. CDS işte bunlardan biri. Üç yakın arkadaşın kurduğu ve yıllardır aynı kalite ve güvenilirlikte hizmet veren çok samimi ve gençruhlu bir şirket. Bunu biz iddia ediyoruz. Yurtdışına bizimle giden öğrencilere de soruyoruz. Bakın hem CDS ile ilgili, hem de yurtdışında eğeitim almak ve yaşamakla ilgili neler söylüyorlar.

London Lee Green, İngiltere
CDS CDS CDS bu isim bana güven ve samimiyet veriyor açıkcası. Çünkü çalışanların gerçekten profesyonel olduklarına olan inancım tam. Bunun yanı sıra bir aile samimiyeti var onlarda. Görüşmeye ilk gittiğim gün gerçekten o şirketin benim için uygun olacağını düşündüm. Bu sözleri tüm samimyetimle yazıyorum. Şuan İngiltere'deyim ve iki aylık dil okulu eğitimim için burada bulunuyorum.
Türkiye'den aslında çok kötü beklentilerle buraya geldim. İngilizlerin soğuk olacağını, havanın çok iyi olmayacağını düşünüyordum ki söylenenlerde bunu kanıtlar nitelikteydi. Fakat geldiğim ilk günden bu yana hicbir olumsuzlukla karşılaşmadım. Hem hava hem de gördüğüm tüm İngilizler beni tüm sıcaklıklarıyla karşıladı. Buradaki ailem, ki ailem diyorum, gercekten harika. Okulun eğitim kalitesinin de iyi olduğu görüşündeyim. Benim için herşey çok daha öncesinden profesyonelce hazırlanmıstı ve bende gelip bu güzel ortamla karşılaştım. Burada aileleriyle problem yaşayan çok arkadaşım oldu.Ve birçoğunun şirketinin oralı bile olmadığını gördüm. Gerçekten ben CDS 'ye çok ama çok tesekkür ederim. Başta Senem Hanım ve Sonver Hanım olmak üzere tüm çalışanlara. Ben burada bir problem yaşamadım ama yaşamış olsaydım eğer benimle ilgilileneceklerini ve hem de en iyi şekilde ilgileceklerini biliyordum. Aynı şekilde tüm öğrencilere bu şekilde yaklaşıldığını da biliyorum.
Bence biraz olsun yaşam deneyimi kazanmak ve dilinizi geliştirmek istiyorsanız hiç düşünmeden bir yabancı ülke tercih edin derim. Benim için İngiltere harika bir deneyim oldu. Tekrar buraya gelmeyi düşünüyorum daha şimdiden. Farklı kültürlerle iç içe olmak gercekten çok güzel.
Birkez daha CDS'ye çok ama çok teşekkür ederim. Bir sonraki yurtdışı deneyimimin onlarla olacağını biliyorum. Ki bu umarım master olur. Diyeceğim son söz gidin ve birkez ziyaret edin şirketi ve aklınızda yurtdışı fikri varsa kesinlikle hicbir korku yaşamadan başvurun.
Önder Kütükoğlu
Toronto, Kanada
Üniversite`de okurken hep aklımda Kanada vardı cünkü ingilizcemi geliştirmek ve ileriki iş yaşantısında kullanmak istiyordum. Pek cok yurt dışı eğitim fuarına katılmıştım ama son kararımı CDS`yi seçerek verdim. CDS hizmet bakımından bence olağanüstü çünkü çalışanları çok sıcakkanlı ve hangi okulun benim için daha çok fayda saglayacagını biliyorlardı. Buraya geldiğimde çok büyük beklentilerim vardı ama soğuk havanın etkisiyle de biraz içim buz tuttu.

Gökçen Sever
Miami, Amerika
Düşler ve özgürlükler ülkesi “Amerika”. Her gencin hayalidir okyanuslar sonrası, her eyaleti farklı heyecanlar, kültürler barındıran Amerika. Kimimiz okumak isteriz daha iyi bir eğitim için, kimimiz ise keşfetmek isteriz Cristof Kolomb misali. Ben bu istekler sonrası en doğru yolun iyi bir yurtdışı eğitim danışmanlığıyla görüşmekten geçtiğini öğrendim. “CDS Yurtdışı Eğitim Danışmanlığı” benim için “acaba” ların, “hayal” lerin gerçekleşebildiği yer oldu.




Adaptasyon süreci ise kişiden kişiye değişkenlik gösterirken ben çok kolay alıştım oraya. Hatta geri dönmek istemediğim ve oraya yerleşmeyi düşündüğüm zamanlar oldu. Fakat dediğim gibi herkese göre farklı olduğu için kimi arkadaşlar yabancı bir ülkede olmanın verdiği heyecana alışamayarak erkenden dönmek istediler. Bu durum bana yanlış geliyor. Çünkü ev değiştirdikten sonra bile bir alışma süreci geçiriliyor ki bu gittiğiniz yer başka bir ülke. Kendinize bir süre zaman tanıdıktan sonra giderek oraya alıştığınızı fark edeceksiniz.

İngilizce konusunda ise gerçekten de geliştiğini fark ediyorum. Çalıştığınız için her insanlarla diyalog halindesiniz ve farkına varmadan yeni kelimeler öğrendiğimi, aksanımın oluştuğunu fark ettim. Bu benim için çok önemliydi ve ekstra bir mutluluk sağladı.

Serdar Onuk
Kanada
Selam. Ben Serdar Onuk. Bundan tam 495 gün önce hep tutkunu olduğum alanda kendimi geliştirmek, yaratıcı yazarlık üzerinde eğitim almak üzere Amerika ya da Kanada`ya gitmek istedim. Evet, istedim bunu. Bilinen fuarlara gittim ve masaların birçoğuyla oturup konuştum. Bu zaman içerisinde 26 yıllık profesyonel İstanbullu olduğum halde Taksim ve Beşiktaş ta hala bilmediğim yerler olduğunu öğrendim. Ve bu yerlerdeki yurt dışı danışmanlık şirketlerini. O şirketlerin her birinden çıkışımda isimlerinin neden yurt dışı danışmalık şirketi olduğunu daha iyi anlayabiliyordum ve kendi kendime, `Herhalde,` dedim, `Danışmanlık veren kısımları yurt dışında bunlar sadece nasıl orda olduklarını anlayamadığım çok başarılı hologramları!` Komik mi? Elbette değil. Hava inanılmaz sıcaktı ve ben çaresizdim… Çaresiz ve yalnız… Ta ki… Ta ki o gelene kadar… Noluyo ya!
Taksimdeki bir yurt dışı danışmalık şirketine daha gittim. Taksimdi ve danışmanlık şirketi `danışmalık` çıkmasa bile çıkıp bir iki ıslak hamburger yiyebilir, sokaklarında ileride olacağım büyük yazarlık sonrası kitaplarımı imzalatmak için gelecek güzel kızların hayalini kurabilirdim. Evet, yapabilirdim bunu. Bunun verdiği rahatlıkla 129T`nin akbiline acımadan bastım… Gideceğim danışmanlık şirketinin adresine bakıyordum hamburgerciden çıkarken: Galatasaray Lisesinin karsısı, CDS Danışmanlık. Bir danışmanlık şirketi bir diğerini önermişti. Sadece bunun için bile gidilebilinirdi. `Bunlarla bir görüsün isterseniz. Kanada konusunda oldukça deneyimli ve iyilerdir`. Neden denemeyeyimdi ki? Evet, belki biraz abartıyorum ama kapıdan içeri girer girmez `burası` dedim. Kısaca neyle karsılaştığımı anlatmak gerekirse; masaların üzerinde duran dağınık kâğıtlar, birilerine ait olduğu belli onlarca dosya, hemen az önce bir şeyler karalanmış olduğu ucundaki demirde hala ıslak duran mürekkepten anlaşılabilecek renk renk kalemler, birbirlerine kesinlikle nizami bakmayan misafir sandalyeleri… `Yaşıyor burası` dedim. Evet dedim bunu.
Oturduk konuştuk. Bana yardımcı olan danışman Meltem Hanim`di. Kendisi gerçekten çok yardımcı oldu, konuştuk karşılıklı, diğer danışmanlık şirketleriyle karsılaştırınca oldukça uzun. Ne istediğimi sordu,` yazmak istiyorum` dedim. Bilgilerimi istedi. Verdim. Üç hafta sonra vizem gelmişti. Su anda hala Kanada`dayım. Az önce hesapladım da 455 gün olmuş bu ilginç serüvenime başlayalı. Onların yardımıyla önce dil okuluna sonra da istediğim bölüme kaydımı yaptırdım. Kendileri benim açımdan o güne kadar alışık olmadığım bir rahatlıkla bana yardımcı oldular. Hayatimin bu önemli evresinde bana yaptıkları yardımlar için kendilerine buradan yeniden teşekkür etmek isterim. Evet, isterim bunu.
Niye mi isterim? Çünkü hava sıcaktı. Ve ben yalnızdım. Bi de ıslak hamburger yemekten bıktım ya. Hem bi şey diyim mi? Kanada çok güzel.
Ve Meltem Hanım, size yeniden çok Teşekkürler…

0 comments:
Yorum Gönder